Sosyal Medya

Makale

Bahçeli’nin dediği

MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli, 11 Ekim tarihinde, partisinin TBMM’deki grup toplantısında yaptığı konuÅŸmada, baÅŸkanlık sistemi tartışmalarına iliÅŸkin olarak şöyle demiÅŸti:

“Türkiye Cumhuriyeti’nin beka mücadelesi verdiÄŸi bugünlerde, siyasi iktidarın ve devletin en tepesinde bulunan CumhurbaÅŸkanı’nın hukukla ters düşmesi geleceÄŸimiz açısından çok mahzurlu, çok tehlikelidir. Bu açık tehlikenin bertaraf edilebilmesi için karşımızda iki alternatif yol bulunmaktadır. Bunlardan birincisi ve bizim açımızdan da en doÄŸru, en saÄŸlıklı olanı, Sayın CumhurbaÅŸkanı’nın fiili baÅŸkanlık zorlamasından vazgeçmesi, yasa ve anayasal sınırlarına çekilmesidir. Åžayet bu olmayacaksa, ikinci olarak, fiili durumun hukuki boyut kazanabilmesinin süratle yol ve yöntemlerinin aranmasıdır… Ä°lk olarak AKP, hazırda tuttuÄŸu veya üzerinde çalıştığı bir anayasa hazırlığı varsa, mutabık kalınan daha önceki maddeleri de ihtiva etmek kaydıyla TBMM’ye getirmelidir… Ä°kinci olarak bu anayasa deÄŸiÅŸiklik teklifi TBMM Genel Kurulunda ya 367 sınırını aÅŸarak kanunlaÅŸacaktır ya da 330 eÅŸiÄŸinin üstünde kalarak referandum yoluyla milletin kararına sunulacaktır… Bizim tercihimiz her zaman olduÄŸu gibi parlamenter sistemin devamı, güçlendirilmesi, reforma tabi tutulmasıdır. Ancak milletimiz aksini söyleyecek olursa buna da diyeceÄŸimiz herhangi bir ÅŸey doÄŸal olarak bulunmayacaktır.”

AK Parti’nin TBMM’de 367 sandalyesi yok. 330 sandalyesi de yok. Ama Bahçeli, tartışılmaz bir kesinlikle, ‘Ya 367 ya 330’ dedi. Yani? Yanisi ÅŸu: MHP; aslında baÅŸkanlık sistemini tercih etmese de, meselenin hukuki bir neticeye baÄŸlanabilmesi için baÅŸkanlık sistemiyle ilgili anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi oylamasında AK Parti ile beraber hareket ederek ‘evet’ oylarının 330’u aÅŸmasını ve konunun referanduma götürülmesini saÄŸlayacak, referandum sürecinde ise parlamento ağırlıklı sistemin devamından yana tavır koyacak.

Bu mudur? Budur. Bahçeli’nin bunu bu ÅŸekilde (de) söylemekten geri durması için hiçbir sebep yoktu, ama söylemedi nedense.

***

Yukarıdaki konuÅŸmasının celbettiÄŸi tepkiler üzerine 18 Ekim tarihli grup toplantısında konuyu yeniden ele alan Bahçeli, “niyet okuyucular”a ve “anlam krizi yaÅŸayan biçareler”e yüklenip şöyle dedi:

“Bereket versin, biz ne dediÄŸimizin bilincindeyiz, nereye varmak istediÄŸimizin farkındayız. Dedim ki, Türkiye’de fiili bir durum vardır ve bu çözülmelidir… Bunları anlamayan varsa, sözüm söz olsun, heceleye heceleye, yeni baÅŸtan alfabeyi öğretir gibi anlatmaya varım ve hazırım. Ä°lk olarak AKP, hazırda tuttuÄŸu veya üzerinde çalıştığı bir anayasa hazırlığı varsa, mutabık kalınan daha önceki maddeleri de ihtiva etmek kaydıyla TBMM’ye getirmelidir... Ä°kinci olarak da, bu anayasa deÄŸiÅŸiklik teklifi TBMM Genel Kurulunda ya 367 sınırını aÅŸarak kanunlaÅŸacaktır ya da 330 eÅŸiÄŸinin üstünde kalarak referandum yoluyla milletin kararına sunulacaktır...”

Böylece Bahçeli, baÅŸkanlık sistemiyle ilgili anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi oylamasında AK Parti ile beraber hareket ederek ‘evet’ oylarının 330’u aÅŸmasını ve konunun referanduma götürülmesini saÄŸlayacağını teyit etmiÅŸ oldu. Ama bunu bu ÅŸekilde söylemekten bu sefer de geri durdu.

***

Konu hakkında Bahçeli’nin evvelki gün Twitter üzerinden verdiÄŸi mesajlara da bakalım:

“Görüyorum ki her kafadan ayrı ve afaki sesler çıkıyor… ‘Türkiye akıntıda sürükleniyor, selin önünü alalım, gerekirse baraj yapalım’ diyorum, ‘evet mi, hayır mı’ diyeceÄŸimizi soruyorlar. ‘Devlet düğümlendi, sistem tıkandı, rejim krize doÄŸru gidiyor’ uyarısında bulunuyorum, duymayıp TBMM’de ne yapacağımızı soruÅŸturuyorlar. ‘Fiili dayatma var, bu imhanın finali olabilir’ kaygısı taşıyorum, referanduma ‘evet mi hayır mı’ diyeceÄŸimizi sorguluyorlar... Bahçeli diyorlar, yeni ne oldu da farklı bir pozisyon aldı? Hece hece anlatacaktım, vazgeçtim, kara tahta başına geçip tek tek izah edeceÄŸim.”

Hülasa, 11 Ekim ve 18 Ekim’de söylediklerinin arkasında duruyor Bahçeli. Bununla beraber, baÅŸkanlık sistemiyle ilgili oylamalarda ‘evet’ mi ‘hayır’ mı diyeceklerinin sorulmasından ÅŸikâyet ediyor ve bu sorunun cevabını telaffuz etmekten yine geri duruyor. Niye ki?

***

Bahçeli, “AKP’ye stepne oluyorsunuz” gibi tenkit ve hakaretlere elbette tepki gösterecek; fakat Meclis oylamasında ve referandumda tam olarak nasıl davranacaklarının sorulmasına gösterdiÄŸi tepki lüzumsuz. Sözlerinin yeterince açık olduÄŸunu tekrar tekrar belirtip duracağına malumu bir kere ilam ediversin, ne var yani? “Sistemi tıkayan bu meselenin referanduma götürülerek kesin ve hukuki bir neticeye baÄŸlanması için parlamentoda ‘evet’ oyu kullanacağız, referandumda ise parlamenter sistemin devamından yana tavır koyacağız” (veya “…referandumda da ‘evet’ diyeceÄŸiz ki çözüm kesin olsun”) deyip geçsin. Hepsi bu kadar. Ne hecelemeye gerek var, ne de kara tahtanın başına geçmeye.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.